İçeriğe geç
Duru Meal 477. Sayfa - 7 Kayıt Listeleniyor...
41. FUSSİLET / 13
Sure Ayet Sayısı: 54
Kitap Sırası: 41
Nüzul Sırası: 61
Nüzul Yeri: MEKKE

Eğer iraz ederlerse, artık de ki:
"Ad ve Semudun saikası mislince saikaya sizi inzar ettim."

Ebu Cehil ile Kureyş'in ileri gelenlerinden bir topluluk şöyle dediler: "Muhammed'in işi bizi şüpheye düşürdü, sihir, kehanet, falbakıcılık ve şiiri bilen bir adam arasanız, onunla konuşsa da bize onun durumunu bir anlatsa." dediler.
Bunun üzerine Utbe b. Rebia:
"Ben vallahi şiiri, fal bakmayı, sihri dinlemişim, ona dair bir ilim edinmişimdir. Eğer öyle ise Muhammed bana gizli kalmaz." dedi ve vardı:
"Ya Muhammed, sen mi daha hayırlısın, Haşim mi; sen mi hayırlısın, Abdulmuttalib mi?" dedi.
Rasulullah cevap vermedi.
"Ya Muhammed, sen bizim ilâhlarımızı kötülüyor, atalarımızı sapık olarak gösteriyorsun, eğer başkanlık senin olsun istiyorsan bayraklarımızı sana dikelim ve eğer mal istiyorsan sana mallarımızdan senin ve arkandakilerin ihtiyaçlarını giderecek mal toplayalım ve eğer kadın ihtiyacın varsa Kureyş kızlarından beğeneceğin on tanesini seninle evlendirelim." dedi.
Rasulullah susuyor söylemiyordu.
Utbe sözünü bitirdiği zaman, Rasulullah,
"Bismillahirrahmanirrahim" deyip, bu sureyi baştan okudu. Bu ayete geldiğinde Utbe hemen Rasulullah’ın mübarek ağızlarını tuttu "Rahime" yemin vererek vazgeçmesini rica etti.
Kureyş'e çıkmadı, birkaç gün görünmeyince Ebu Cehil "Ey Kureyş topluluğu!" dedi. "Utbe neden görünmüyor? Zannederim Muhammed'e saptı, galiba onun yemeği hoşuna gitti, bu mutlak ihtiyacından olmalı, kalkın gidelim bakalım" dedi.
Vardılar. Ebu Cehil "Ey Utbe" dedi. "Sen Muhammed'e saptın o galiba hoşuna gitti, bir ihtiyacın varsa seni Muhammed'e muhtaç etmeyecek mal toplayabiliriz."
Bunun üzerine Utbe kızdı ve bundan sonra Muhammed'e ebediyyen bir şey söylemeyeceğine billahi diyerek yemin etti ve olup biteni anlattı.
"Bana" dedi, "bir şey ile cevap verdi ki: Vallahi o sihir değil, şiir de değil, fal bakıcılık da değildir."
Vallahi bilirsiniz ki Muhammed bir şey söylediği zaman yalan çıkmaz, onun için başınıza bir azap inmesinden korktum."
Orijinal Metin: Diğer Meal:
41. FUSSİLET / 14
Sure Ayet Sayısı: 54
Kitap Sırası: 41
Nüzul Sırası: 61
Nüzul Yeri: MEKKE

Ellerinin arasından ve halflerinden Rasuller gelmişti:
"Sakın ALLAH'tan gayrıya abd olmayın!"

Onlar da demişlerdi ki:
"Şayet Rabbimiz dileseydi…bize elbette/kesinlikle melekler inzal ederdi. Yoksa biz, kesinlikle irsal edildiğiniz şeye kafiriz."

Orijinal Metin: Diğer Meal:
41. FUSSİLET / 15
Sure Ayet Sayısı: 54
Kitap Sırası: 41
Nüzul Sırası: 61
Nüzul Yeri: MEKKE

Üstelik Ad... hakk gayrısı ile arzda istikbar etti.
Dediler ki:
"Kuvvet olarak bizden şiddetlisi kimdir?"
Kendilerini halk eden ALLAH'ı... O'nun kuvvet olarak kendilerinden şiddetli olduğunu, görmediler mi!?
Onlar, ayetlerimize cahd etmiş oldular.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
41. FUSSİLET / 16
Sure Ayet Sayısı: 54
Kitap Sırası: 41
Nüzul Sırası: 61
Nüzul Yeri: MEKKE

Ardından BİZ de… dünya hayatında, nahis yevmelerde hizy azabı onlara tattırmak için üzerlerine sarsar rih irsal ettik.
Kesinlikle ahiret azabı çok daha hizydir… ve ardından onlara nasr olunmaz.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
41. FUSSİLET / 17-18
Sure Ayet Sayısı: 54
Kitap Sırası: 41
Nüzul Sırası: 61
Nüzul Yeri: MEKKE

Semud (kavmi)…
Onlara da hidayet etmiştik... ancak onlar, hudaya kör olmayı habb ettiler… ardından, kesb etmiş oldukları ile hevan azabın saikası onları ahz etti.

BİZ, iman edenlere ve ittika etmiş olanlara necat ettik.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
Ayn Secavendi
41. FUSSİLET / 19-20
Sure Ayet Sayısı: 54
Kitap Sırası: 41
Nüzul Sırası: 61
Nüzul Yeri: MEKKE

Yevmde, ALLAH'ın düşmanları nara haşr olur.
Ardından onlar, oraya varıncaya kadar...
işitmeleri...
ve basarları...
ve cildleri...
amel etmiş oldukları şeylere şahid olarak vaa'z ederler.

Orijinal Metin: Diğer Meal:
Arama Kriterleri: (Sure: ) (Ayet: ) (Aranan: sayfa477.) (Aranan: )
Sure No:
Ayet No:
Etiketlerde Ara:
Mealde Ara:

Orijinal Kelimeleri Kelam-ı Kadim Meali; Teolog A.Kadir İmamoğlu tarafından hazırlanmıştır.